Konrad-Adenauer-Stiftung (KAS) Türkiye ve TÜRKONFED, Akbank'ın desteğiyle, yedi çalıştay (Bursa (pilot), + Kocaeli, Adana, Elazığ, Samsun, İzmir) aracılığıyla öncelikle yeşil geçiş süreci konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan bir projeyi hayata geçirdi.  Ayrıca, odak gruplarının katılımıyla yeşil geçiş konusunda bölgesel ve ulusal farkındalığı ölçmek için bir anket yapılmıştır. Çalıştayların sonuçlarına dayalı olarak bir politika raporu oluşturulmuştur. Rapor, çalıştaylar aracılığıyla paydaşların risk, fırsat ve beklentilerini belirlemekte ve KOBİ'ler açısından Türkiye'de dönüşüme yönelik mevcut politika çerçevesine katkı sağlayacak politika önerilerinin yanı sıra düşük karbon ekonomisine geçiş için yol haritası sunmaktadır.

İklim değişikliği ile mücadele karşısında sıklıkla vurgulanan bir çözüm olarak öne çıkan yeşil büyüme kavramı 2019 yılı sonunda açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ile iklim ve ekonomi odaklı küresel tartışmaların merkezine yerleşmiştir. Bu gelişmelere paralel olarak iklim değişikliği ile mücadele kapsamında farklı ülkelerde de politika oluşturma sürecinin hız kazandığı bir dönem başlamıştır.

Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) kapsamında sunulan farklı politika alanlarına ilişkin dinamik strateji oluşturma süreci devam etmektedir. Tarım, sanayi, enerji, biyoçeşitlilik gibi farklı sektörlerde ve politika alanlarında sunulan bu stratejilere yasal mevzuat değişiklikleri eşlik etmekte ve finansman boyutu ile de bu süreç desteklenmektedir. Firmalar açısından değerlendirildiğinde önümüzdeki dönemde AB’ye ihracat yapan firmalar Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kanalıyla
ek maliyetlere ve idari yükümlülüklere, döngüsel ekonomi kapsamında ise kaynak yoğun sektörlerden başlamak üzere daha yüksek ürün standartlarına maruz kalacaklardır. Bunlara ek olarak firmaların
yeni sürdürülebilirlik raporlaması kuralları ve değer zincirlerinde çevre ve insan hakları odaklı durum tespiti ve şeffaflık yükümlülükleri ile karşı karşıya kalmaları muhtemel görünmektedir.

 Önümüzdeki dönemde reel sektörde yer alan firmaların üretim yapılarını, iş modellerini ve finansal planlarını sürdürülebilirlik ekseninde planlamaları rekabet düzeylerini korumaları için kilit önem taşımaktadır. Bu noktada KOBİ’ler Türkiye ekonomisindeki önemli rolleri nedeniyle özel bir yaklaşımı hak etmektedir.  KOBİ’lerin dönüşümü olmadan yeşil dönüşümün sağlanması mümkün değildir,
bu nedenle iklim politikası tasarımına KOBİ’ler de dahil olmak üzere daha tabana yayılmış bir yaklaşımı içeren stratejilerin dahil edilmesi kilit önem taşımaktadır. Bu kapsamda KOBİ’lerin ihtiyaç ve beklentilerinin belirlenmesine yönelik çalışma gruplarının ve iş birliklerinin oluşturulması önem arz etmektedir.

Yukarıda belirtilen raporun "Yönetici Özeti" ne buradan ulaşabilirsiniz.